TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)


TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)

Umaykut Efsanesi, Orta Asya'da Güneydoğu bölgesinde!

Sitemizin sağladığı kolaylıklardan faydalanmak için lütfen üye olunuz.



Join the forum, it's quick and easy

TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)


TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)

Umaykut Efsanesi, Orta Asya'da Güneydoğu bölgesinde!

Sitemizin sağladığı kolaylıklardan faydalanmak için lütfen üye olunuz.

TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
En son konular
» Göktürk Asker Özellikeri Ve Kullanımı
Ankara Antlaşması vizesi Ankara Antlaşması Nedir ? Empty26th Ocak 2012, 11:58 tarafından KafKef

» Umaykut Bina Kurulumu ve Özellikleri
Ankara Antlaşması vizesi Ankara Antlaşması Nedir ? Empty25th Ocak 2012, 12:12 tarafından KafKef

» İlki benden olsun ;)
Ankara Antlaşması vizesi Ankara Antlaşması Nedir ? Empty25th Ocak 2012, 08:21 tarafından muso96a42

» TİD EKİBİ
Ankara Antlaşması vizesi Ankara Antlaşması Nedir ? Empty15th Ocak 2012, 04:55 tarafından KafKef

» Temel Prensip ve Kurallarımız
Ankara Antlaşması vizesi Ankara Antlaşması Nedir ? Empty15th Ocak 2012, 04:46 tarafından KafKef

Giriş yap

Şifremi unuttum


Ankara Antlaşması vizesi Ankara Antlaşması Nedir ?

Aşağa gitmek

Ankara Antlaşması vizesi Ankara Antlaşması Nedir ? Empty Ankara Antlaşması vizesi Ankara Antlaşması Nedir ?

Mesaj tarafından KafKef 21st Şubat 2010, 16:55

3 yıllık bir bekleyişten sonra, Avrupa Adalet Divanı’ndan beklenildiği şekilde sonuçlanarak Türk vatandaşlarının İngiltere’de kalması için Ankara Antlaşması Vizesi’nin sağladığı kolaylıkların önüne Home Office tarafından konulan engeller ortadan kaldırılmıştır.
Ankara Antlaşması vizesine günümüze değin yapılan başvurularda Home Office’in tavrı İngiltere’de kaçak olarak bulunan veya iltica talebinde bulunmuş ve bu talepleri ret edilmiş olan Türk vatandaşlarının yaptığı başvuruları ret etme yönündeydi. İngiltere’de kacak olan veya iltica talebi ret edilmiş bulunan Türk vatandaşlarının yaptığı Ankara antlaşması başvurularının hemen hemen hepsi ret edilmiş ve bir çok insan bunun sonucu olarak sınır dışı edilmiştir.İşte Avrupa Adalet Divanının bu kararı bunu durduracaktır.Artık bugüne kadarki şekilde yapılan inceleme hukuka aykırı hale gelecektir.

Home Office bundan sonra Ankara Antlaşması vizesinin şartlarını yerine getiren Türk vatandaşlarının , bu şahıslar kacak veya iltica talebinde bulunan kimseler olsalar dahi,başvurularını inceleyip bu vatandaşlara İngiltere’de Ankara Antlaşmasının öngördüğü şekilde oturum ve kalma izni vermek zorunda kalacaktır.Dolayısıyla ,artık kacak veya ilticacı olmak Ankara Antlaşması ile oturum almaya engel olmayacaktır.Bu sebeple yapılan başvurular red edilemeyecektir.Yapılan başvurular, bundan önce İngiltere ye vize ile gelen ve daha sonra Ankara Antlaşmasına başvuran Türk vatandaşlarının başvuruları gibi sadece Ankara Antlaşmasının öngördüğü şekilde değerlendirilebilecek ve Ankara Antlaşmasının öngördüğü şartlara uyan Türk vatandaşları İlticacı veya kaçak olsalar bile oturum alabilecektir.

Avrupa Adalet mahkemesi’nin bu kararı nihai karar olma özelliğini taşıyor. Bu dava 2004 yılının Aralık ayında House of Lords tarafından Avrupa Adalet Divanına görüş almak üzere yönlendirilmiştir.

Gecen 3 yıllık sürede bir çok tartışmalar ve gelişmeler yaşandı.Ancak en büyük olumsuzluk, Ankara Antlaşması vizesinden İngiltere ‘de kaçak veya İltica talebinde bulunmuş şahısların yaptığı başvuruları ret kararlarıyla geri çeviren ve bu olumsuz tavrını devam ettirmesi suretiyle belki de bu oturum hakkından şu anda faydalanabilecek çok sayıda Türk vatandaşını sınır dışı etmiş olmasıdır.

Avrupa Adalet Mahkemesinin bu kararıyla artık geçmişteki göçmenlik durumu Ankara Antlaşması Vizesi acısından önem arz eden bir durum olmaktan çıkmıştır.Bundan sonra bu tür başvurularda başvurunun Ankara Antlaşmasının öngördüğü şekilde incelenmesi gerekecek ve geçmişteki yapılan iltica başvuruları ret edilmesine bir gerekçe oluşturamayacaktır.

Yukarıda söylenenlerin tek istisnası geçmişte yapılan başvurularda “fraud” a başvurulmuş olmasıdır. Şayet geçmişte yapılan başvurularda (iltica başvuruları gibi) herhangi bir şekilde bir sahte belge vs söz konusu ise o zaman bu şahıslar yukarıda anılan haklardan mahrum olacaktır.Mahkeme bu noktayı daha önce aynı dava üzerinde hüküm veren İngiltere’deki Hing Court ve Court of Appeal gibi açıkça belirtmiş ve hiçbir şüpheye mahal olmayacak şekilde ortaya koymuştur.

Avrupa Adalet Mahkemesinde verilen bu karar sadece İngiltere’deki kaçak veya İltica sahibi vatandaşlar için değil aynı zamanda daha geniş anlamda Türkiye’nin Avrupa Birliği ile olan ilişkileri açısından ’da büyük öneme sahiptir.

Türkiye’nin Avrupa Birliği ne tam üyelik sürecince, yapılış itibariyle Türkiye ile birlik arasındaki ekonomik ve sosyal işbirliğini öngören ve buna yönelik düzenlemeler yapan Ankara anlaşmasının yapılış amacına da hizmet eden bir karar niteliği taşıyan bu karar, Türkiye’nin Avrupa birliğine entegrasyonu ve tam üyeliği için de kat edilmiş önemli bir merhale olarak değerlendirebilir.

Nitekim tam üyeliğin ön gördüğü serbest dolaşım hakkına yönelik bir adımdır bu. İlk önce, daha önce Avrupa da çalışan Türk işçilerine yönelik ve daha sonra Avrupa sınırları içerisinde kendi işini yapmak isteyen Türk vatandaşlarına ilişkin kararlar bu serbest dolaşım hakkının ön adımlarıdır. Hatırlanacağı üzere her ne kadar hukuki nitelik olarak farklılıklar gösterse de bu gün İngiltere’de elde edilen haklarla pratikte benzer hakları direk olarak vatandaşlarına tanıyan anlaşmalar Avrupa birliğine 2004 ve 2007 de tam üyelikleri başlayan toplam 17 Avrupa Birliği üyesi devlet için de geçerliydi. Bu anlaşmaların amacı bu ülkelerin tam üyeliklerinden önceki süreçte ve tam üyeliğe entegrasyonu sosyal ve ekonomik haklar düzeyinde sağlamaktı. Bu anlaşmanın tanıdığı haklardan faydalanmak suretiyle on binlerce şahıs İngiltere’ye bu ülkelerden gelmiş ve İngiltere’de kendi işlerini kurmak veya var olan bir iş yerini devir almak suretiyle İngiltere’ye yerleşmişlerdi.

İşte şu anda tam üyeliğe geçmiş bulunan bu ülke vatandaşlarına tanınan haklar İngiltere açısından şu andan itibaren Türk vatandaşlarına da uygulanmak durumundadır.

Bunun anlamı Avrupa adalet mahkemesinin kararında da açıkça vurgulandığı üzere Türk vatandaşlarının kendi işlerini kurmak amacıyla İngiltere’ye 1973 de ki göçmenlik kanun ve kurallarına dayanarak gelebilecek olmasıdır. Yani artık Türkiye’den Ankara Antlaşması başvuruları yapılabilecek ve bu şekilde Türk vatandaşları İngiltere’ye gelebilecektir. Bundan sonra sadece İngiltere sınırları içerisinde bulunan Türk vatandaşları değil, Türkiye’de bulunan ve İngiltere’de kendi işlerini yapmak suretiyle bu ülkeye gelmek isteyen Türk vatandaşlarına da bu yol açılmıştır.

Şu ana kadar Türkiye’deki İngiltere büyükelçiliği Ankara antlaşması başvurularını incelemeden geri çeviriyordu. Ancak bu karar sonucunda artık bu başvuruları incelemek üzere gerekli çalışma ve hazırlıklar yapılacak ve bu başvurular Türkiye’den de yapılabilecektir.

Bu sayede burada daha önce yaptıkları iltica başvurusu sonrasında Ankara anlaşmasına başvuran ve başvuruları reddedildikten sonra İngiltere’den sınır dışı edilen Türk vatandaşları istedikleri takdirde Türkiye’den Ankara anlaşmasına başvurmak suretiyle İngiltere’ye tekrar iş adamı olarak gelebileceklerdir.

Türkiye’de normal şartlar altında yapılacak olan bir iş vizesi için şartlar bu başvurularda geçerli olmayacaktır. Şu ana kadar bu tür başvurularda £200.000,00 sermaye şartı ve bazı diğer şartlar aranıyordu. Ancak bu mahkeme kararı sonrasında bu sermaye şartı ve bununla birlikte bazı diğer şartlar artık uygulanamayacaktır. Ankara antlaşmasına binaen İngiltere’ye gelmek için yapılacak başvurularda, yapılacak işe yeterli bir sermayenin olması yeterli olacaktır.

Dolayısıyla gerek İngiltere’deki iltica talebinde bulunmuş veya kaçak olan şahıslar açısından, gerekse Türkiye’den, İngiltere’de bu anlaşmanın öngördüğü şekilde gelecek Türk vatandaşlarının ve girişimcilerinin önünü açan bu kararın Türkiye’nin Avrupa birliğine tam üyeliği konusunda ileriye atılan bir adım olarak değerlendirmek gerekir. Nitekim bu dava sadece Türk vatandaşları ve İngiltere arasında kalmamış, diğer Avrupa ülkelerinin bir kısmı da davaya müdahil olmuş ve görüş bildirmişlerdir. Hollanda İngiltere’nin yanında yer almış ve davada talep edilen hakların Ankara antlaşması tarafından Türk vatandaşlarına verilmediğini savunmuştur. Buna karşılık Slovakya Türk vatandaşlarının lehine görüş belirtmiş ve bu hakların Türklere tanınması gerektiği şeklinde görüş belirtmiştir.

Ancak bunların hepsinin yanında beklide dikkate en çok değer husus, Avrupa komisyonunun Türk vatandaşlarının lehine görüş bildirmesi ve davaya müdahalesi olmuştur. Avrupa birliğinin yürütme organı olarak da tanımlanabilecek bu kurumun Türk vatandaşları lehine taraf olması Türk vatandaşlarının Avrupa birliği çerçevesinde bireysel kazanımları açısından ancak daha çok Türkiye’nin ülke olarak tam üyelik sürecinde çok önemli bir gelişme olarak değerlendirilmesi gereken bir gerçektir.
KafKef
KafKef
birlikhâkanı
birlikhâkanı

Cinsiyet : Erkek
Mesaj Sayısı : 320
Yaş : 36
Nerden : İstanbul
Kayıt tarihi : 07/06/08

http://www.serdarcetin.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz